
Tuzla escort kenar mahallelerinden birinde yaşayan 23 yaşındaki Elif’in hayatı, küçük yaşta başladığı mücadelelerle doluydu. Çocukluğu yoksulluk içinde geçmiş, okula devam edemeden çalışmaya başlamıştı. Önce garsonluk, sonra temizlik işleri… Ama kazandığı para ne kendisine ne de ailesine yetmişti. Borçlar büyüdükçe, hayatın ağırlığı omuzlarına daha fazla çökmüş, sonunda istemediği bir yola düşmüştü: hayat kadınlığı.
Elif için bu yol bir seçim değil, çaresizlikti. Tuzla’nın gece sokaklarında yürürken kondom kalbinin hızla çarpması, yüzüne sinen tedirginlik onun en büyük yüküydü. Çoğu insan, onun hikâyesini bilmeden yargılıyor, sadece gördükleri üzerinden hüküm veriyordu. Oysa Elif, içten içe hep başka bir yaşamın hayalini kuruyordu.
Gündüzleri Tuzla sahiline gidip denizi izlerdi. Deniz, ona özgürlük hissi verirdi. “Keşke hayatım da bu dalgalar kadar temiz olabilse” diye düşünürdü. Bazen eline küçük bir defter alıp yazılar yazardı; içini dökebildiği tek yer o sayfalardı. Yazdıklarında özgür, umut dolu ve güçlü bir kadın vardı. Ama gerçekte, her gün hayatta kalmak için başka bir mücadele veriyordu.
Elif’in en büyük motivasyonu, hasta annesiydi. Onun ilaçlarını alabilmek, evdeki küçük kardeşinin okul masraflarını karşılayabilmek için çalışıyordu. Kendi gururunu, hayallerini bir kenara bırakmış, ailesi için savaşmaya devam ediyordu. Bu fedakârlık, her şeye rağmen ona güç veriyordu.
Bazen sahilde karşılaştığı aileleri izler, çocukların kahkahalarını dinlerdi. O anlarda boğazı düğümlenir, gözleri dolar ama yine de kendini toparlardı. Çünkü biliyordu ki pes etmek, ailesini de karanlığa sürüklemek demekti.
Tuzla escort kalabalığında kimse Elif’i tanımıyordu; herkes onu farklı bir gözle görüyordu. Ama o, kendi içinde taşıdığı umutla ayakta kalıyordu. Her gece kendine söz veriyordu: “Bir gün bu hayat bitecek, ben yeni bir sayfa açacağım.”
Elif’in hikâyesi, aslında görünmeyen birçok genç kadının hikâyesiydi. Toplum tarafından dışlansalar da, hepsi kendi içinde başka bir mücadele veriyordu. Ve Elif inanıyordu ki en karanlık gecenin bile bir sabahı vardı.
Bir yanıt yazın